Hâfız Dîvânı'ndan Seçme Beyitler, V
Hafız-ı Şirâzi
Gazel 5
دل میرود ز دستم صاحب دلان خدا را
دردا که راز پنهان خواهد شد آشکارا
«Dil mîreved zî destem sâhib-dilan Hudârâ
Derdâ ki derd-i pinhan hâhenşud âşıkârâ.»
Gönül elden gidiyor! Ey gönül sahipleri, Allah için yardım edin! Yazıklar olsun; gizli dert, açığa çıkacak!
کشتی شکستگانیم ای باد شرطه برخیز
باشد که بازبینیم دیدار آشنا را
Gemimiz oturmuş, hareketten kalmış. Ey muvâfık rüzgâr; kalk, es. Belki âşinâ sevgilinin yüzünü bir daha görürüz.
ده روزه مهر گردون افسانه است و افسون
نیکی به جای یاران فرصت شمار یارا
Dostum, feleğin on günlük sevgisi, masaldan, hikâyeden ibârettir. Dostlara iyilik etmek için şu on günlük fırsatı ganimet bil.
در حلقه گل و مل خوش خواند دوش بلبل
هات الصبوح هبوا یا ایها السکارا
Bülbül, dün gece gül ve şarap meclisinde "Sarhoşlar, uyanın. Sabah şarabını getirin." diye ne güzel şakıdı.
ای صاحب کرامت شکرانه سلامت
روزی تفقدی کن درویش بینوا را
Ey kerem ve ihsan sahibi; selamettesin, sağ esensin. Buna şükret de yoksul bîçâreyi bir günceğiz olsun sor, soruştur.
آسایش دو گیتی تفسیر این دو حرف است
با دوستان مروت با دشمنان مدارا
İki cihânın da istirahati, şu iki sözün tefsirinden ibârettir: Dostlara mürüvvet, düşmanlarla geçim.
در کوی نیک نامی ما را گذر ندادند
گر تو نمیپسندی تغییر کن قضا را
Bize iyi ad-san kazanma civârına yol vermediler. Beğenmiyorsan, takdîri değiştir.
آن تلخ وش که صوفی ام الخبائثش خواند
اشهی لنا و احلی من قبله العذارا
Zâhidin kötülüklerin aslı dediği o üzüm suyu yok mu? Bize kızoğlan kızları öpmeden daha hoş, daha tatlı.
هنگام تنگدستی در عیش کوش و مستی
کاین کیمیای هستی قارون کند گدا را
Elinin daraldığı vakit, yoksulluğa düştüğün zaman içmeye, sarhoş olmaya çalış. Çünkü bu varlık kimyâsı, yoksulu Kârun yapar.
سرکش مشو که چون شمع از غیرتت بسوزد
دلبر که در کف او موم است سنگ خارا
Serkeşliğe kalkışma sakın. Avucunda mermeri bile balmumu gibi eriten sevgili, gayrete gelir, kıskanır da seni mum gibi yakar, yandırır.
آیینه سکندر جام می است بنگر
تا بر تو عرضه دارد احوال ملک دارا
İskender'in aynası, şarap kadehidir. Bir bak da sana Dâra saltanatının âkıbetini göstersin.
خوبان پارسی گو بخشندگان عمرند
ساقی بده بشارت رندان پارسا را
Farsça söyleyen güzeller, adamın ömrüne ömür katarlar. Saki, zahit rintlere müjde ver!
حافظ به خود نپوشید این خرقه می آلود
ای شیخ پاکدامن معذور دار ما را
Ey eteği temiz şeyh, bizi mâzûr gör. Hâfız, bu şaraba bulaşmış hırkayı kendiliğinden giymedi ya! [1]