Yetim Kan, Yetimin Ol
yol dursun, bir fisiltidan ibarettir
geceleri kalbimizin yagmasi
ölümü tasiran irmaklarin kalbine.
yol dursun, çigligina yürüsün unutulmanin
boynuna ezilmis sessizliklerden bir kolye
ilistirilen çiçek ordusu
belki dagilmis bir anisi olur
defterlerde biçaklanip kurutulmanin
kalabaliga aliskin bir ölümün ardindan
yorumcular çagi dogacak
bir gecikmis gibi usul usul kosarken
yanindaki gölgesinden yorulan
ve okuldan atilmis bir ask
dünyayi ezberlerken gece ve gündüz
bazi asklar tarihten
bazilari muhasebeden kendini tekrarlayacak
bazi sehirlerde aksamlari
ses almaya çikilir çarsi pazar
uzun yazlardan sonra yildizlardan soyunmus
konuskan bir ay baslar
kim susar kim karsilar bilirim
evlere sokulan beyaz uykular kadar
ayartici yagmurlarin payina oksanmistim
hâlâ üsürüm
ölümü anlatalim
anlasilsin için bazi hayatlar
ölümü kardesi gibi arayan
kan, belki kalkar odalardan
ve akar rüyalara dogru
yenilmis bir gezgin kalbiyle akar
konuskan ay yeniden konusuncaya kadar
yetim kan, yetimim ol baska yurt aramadan.
Haydar Ergülen