Bir Aska Vuran Günes
Öyle sevdalar vardir, biter biter baslar;
Buruk tatlar vardir, agizda sürüp giden;
Bir aska vuran günes kolayca batmiyor.
Yaniyor bin kollu samdani, tutusuyor
Ufkunuzda camlari göksel konaginin
Ve bir yaz aksami buhurdan gibi tüten
Hanimellerinin morumsu bugusunda,
Bekliyor bahçemize dönük balkonunda,
Sarmasik gülleri kokladikça kirmizi,
Hüzünler, japonfenerleri arasinda.
Öyle günler var, öyle anlar, hiç bitmeyen!
Nasil bir isik emmisler ki sevginizden,
Ansizin baska bir yüzle güzel, kopmuslar
Büyük Irmak'tan, ayri düsmüsler desteden,
Yagmislar ilkyaz yagmurlarinca ve özlem
Açmis yaban çiçeklerini tarlanizda.
Ölümsüz günler onlar, bir hiçle beslenen;
Zaman disi güvercinler, uçma bilmeyen;
Uzay ötesi ovalar, ayak degmemis;
Baska bir mevsim, baska bir dal, baska yemis.
Erir kim bassa o topraga ve kim tatsa
O yemisten. Balla dolar testi, açilir
Açilmayan kilit, çiçege durur badem,
Dolanir bilgelikle mutluluk yürege.
Ak bir bulut bekler üstünüzde havada,
Kuslar iner, devinme birden bitiverir,
Çit çikmaz evrenden. Iste ortadasiniz,
Havuz, agaç, deniz, ne varsa size göre.
Iste aydinliklarda, çekilmistir bir resim
Gibi kalir aklinizda, gölgesiz, duru,
Küçük bir bahçede susar gibi yaparak
Karsilikli gizemlere daldiginiz gün.
Oktay Rifat Horozcu