Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Kurân-ı Kerîm'de Bilimsel İşaretler

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
soner




Mesaj Sayısı : 3323
Kayıt tarihi : 31/05/10

Kurân-ı Kerîm'de Bilimsel İşaretler Empty
MesajKonu: Kurân-ı Kerîm'de Bilimsel İşaretler   Kurân-ı Kerîm'de Bilimsel İşaretler Icon_minitimePerş. Tem. 29, 2010 4:23 pm

Kurân-ı Kerîm'de Bilimsel İşaretler
Ayşegül
Bugün bilimin dâhî yeni keşfettiği çoğu hadiseyi Kurân-ı Kerîm, bize 1400 yıl öncesinden haber vermektedir.Her zaman Kitâb'ımızın sadece dînî değil, aynı zamanda bir hukuk, coğrafya, fen bilimleri, tarih, geçmiş ve gelecek ne varsa içinde barındıran dünyanın en kapsamlı ansiklopedisi olduğunu düşünmüşümdür. Evet, O bir rehberdir; ama tek yönlü değil. Kurân, sadece dinî değil; ilmî bir kitaptır. Ne yazık ki günümüzde çeşitli hesaplamalarla fal kitabı haline getirmeye çalışanlar da vardır. Halbuki bu, Kurân'ın amacına kesinlikle uymamaktadır ve çeşitli ayetlerle fal ile ilgili hüküm kesinleşmesine rağmen gelecekten haber alma aracı haline getirilmeye çalışılmaktadır.

Kurân, içinde şifre barındırmaz; çünkü Cenab-ı Allah'ın Kurân'ı gönderme nedeni, kulundan bir şeyler saklayıp ona binlerce yıl çözemeyeceği bulmaca sunmak değil; (insanları ve cinleri) Kurân'ın ışığında aydınlatmaktır. Peki nelerden haber verir bize kitabımız; aile hayatı, sosyal yaşam, kadının hakları, adalet, dünya tarihi bizden önce yaşayan toplumlardan bugünkü hayatımıza ışık tutacak örneklerin yanı sıra ilmî ayetler vardır. Bu âyetlerden en çarpıcı olanlarından birkaçını bilgilerinize sunmak istedim. Elbette ki 6666 ayetin her biri, kendi içinde ayrı bir bilgi hazinesidir; ancak aşağıdaki âyetler, aynı zamanda bilimsel açıdan dikkat çekicidir.

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla...






«Sen dağları görürsün de, onları yerinde durur sanırsın. Oysa onlar bulutların yürümesi gibi yürümektedirler. (Bu, ) her şeyi sapasağlam yapan Allah'ın sanatıdır. Şüphesiz ki O, yaptıklarınızdan tamamıyla haberdardır.» (Neml Sûresi, âyet: 88)



İnkar edenler, göklerle yer bitişik bir halde iken bizim, onları birbirinden kopardığımızı ve her canlı şeyi sudan yarattığımızı görüp düşünmediler mi? Yine de inanmazlar mı?» (Enbiyâ Sûresi, âyet: 30)



«Onları sarsmasın diye yeryüzünde bir takım dağlar diktik. Orada geniş geniş yollar açtık; ta ki maksatlarına ulaşsınlar.» (Enbiyâ Sûresi, âyet: 31)



«Biz, gökyüzünü korunmuş bir tavan gibi yaptık. Onlar ise, gökyüzünün ayetlerinden yüz çevirirler.» (Enbiyâ Sûresi, âyet: 32)



«O, geceyi, gündüzü, Güneş'i, Ay'ı... yaratandır. Her biri, bir yörüngede yüzmektedirler.» (Enbiyâ Sûresi, âyet: 33)



«Gökte burçları var eden, onların içinde bir çerağ (Güneş) ve nurlu bir Ay barındıran Allah, yüceler yücesidir.» (Furkân Sûresi, âyet:61)



«İbret almak veya şükretmek dileyen kimseler için gece ile gündüzü birbiri ardınca getiren de O'dur.» (Furkân Sûresi, âyet:61)



«Görmediniz mi, Allah yedi göğü birbiriyle ahenkdâr olarak nasıl yaratmış!» (Nuh Sûresi, âyet: 15)



«Onların içinde ayı bir nur kılmış, güneşi de bir çerağ yapmıştır.» (Nuh Sûresi, âyet: 16)



«De ki: Gerçekten siz, yeri iki günde yaratanı inkar edip O'na ortaklar mı koşuyorsunuz? O, alemlerin Rabbidir.» (Fussilet Sûresi, âyet: 9)



«O, yeryüzüne sabit dağlar yerleştirdi. Orada bereketler yarattı ve orada tam dört günde isteyenler için fark gözetmeden gıdalar takdir etti.» (Fussilet Sûresi, âyet: 10)



«Sonra duman halinde olan göğe yöneldi, ona ve yerküreye: İsteyerek veya istemeyerek, gelin! dedi. İkisi de "İsteyerek geldik" dediler.» (Fussilet Sûresi, âyet: 11)



«Böylece onları, iki günde yedi gök olarak yarattı ve her göğe görevini vahyetti. Ve biz, yakın semayı kandillerle donattık, bozulmaktan da koruduk. İşte bu, aziz, alim Allah'ın takdiridir.» (Fussilet Sûresi, âyet: 12)



«Gökten suyu indiren O'dur. Ondan hem size içecek vardır, hem de hayvanlarınızı otlatacağınız bitkiler.» (Hadîd Sûresi, âyet: 10)



«(Allah) su sayesinde sizin için ekinler, zeytinler, hurmalar, üzümler ve diğer meyvelerin hepsinden bitirir. İşte bunlarda düşünen bir toplum için büyük bir ibret vardır.» (Hadîd Sûresi, âyet: 11)



«O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı sizin hizmetinize verdi. Yıldızlar da Allah'ın emri ile hareket ederler. Şüphesiz ki bunlarda aklını kullananlar için pek çok deliller vardır.» (Hadîd Sûresi, âyet: 12)



«İçinden taze et (balık) yemeniz ve takacağınız bir süs (eşyası) çıkarmanız için denizi emrinize veren O'dur. Gemilerin denizde (suları) yara yara gittiklerini de görüyorsun. (Bütün bunlar) onun lütfunu aramanız ve nimetine şükretmeniz içindir» (Hadîd Sûresi, âyet: 14)

«Allah gökten bir su indirdi ve onunla yeryüzünü ölümünden sonra diriltti. Şüphesiz ki bunda dinleyen toplum için bir ibret vardır.» (Hadîd Sûresi, âyet: 65)

«Kuşkusuz sizin için hayvanlarda da büyük bir ibret vardır. Zira size, onların karınlarındaki fışkı ile kan arasından (gelen), içenlerin boğazından kolayca geçen halis bir süt içiriyoruz.» (Hadîd Sûresi, âyet: 66)

«Hurma ve üzüm gibi meyvelerden hem içki hem de güzel gıdalar edinirsiniz. İşte bunlarda da aklını kullanan kimseler için büyük bir ibret vardır.» (Hadîd Sûresi, âyet: 67)



«Rabbin bal arısına: Dağlardan, ağaçlardan ve insanların yaptıkları çardaklardan kendine evler (kovanlar) edin. Sonra meyvelerin her birinden ye ve Rabbinin sana kolaylaştırdığı yaylım yollarına gir, diye ilham etti. Onların karınlarından renkleri çeşitli bir şerbet (bal) çıkar ki, onda insanlar için şifa vardır. Elbette bunda düşünen bir kavim için büyük bir ibret vardır.» (Hadîd Sûresi, âyet: 68-69)

«Allah, gökleri ve yeri hak ile yarattı. Geceyi gündüzün üzerine örtüyor, gündüzü de gecenin üzerine sarıyor. Güneşi ve ayı emri altına almıştır. Her biri belli bir süreye kadar akıp gider. Dikkat et! O, azizdir, ve çok bağışlayandır.» (Zümer Sûresi, âyet: 5)

«İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı sanır!» (Kıyâme Sûresi, âyet: 36)



«O, (döl yatağına) akıtılan meninin içinden bir nutfe (sperm) değil miydi?» (Kıyâme Sûresi, âyet: 37)



«Sonra bu, alaka (aşılanmış yumurta) olmuş, derken Allah onu (insan biçiminde) yaratıp şekillendirmişti.» (Kıyâme Sûresi, âyet: 38)

«Ondan da iki eşi, yani erkek ve dişiyi var etmişti.» (Kıyâme Sûresi, âyet: 39)

«Peki (bunları yapan) Allah'ın, ölüleri tekrar diriltmeye gücü yetmez mi?» (Kıyâme Sûresi, âyet: 36)

«Çok merhametli(Allah), » (Rahmân Sûresi, âyet: 1)

«Kurân'ı öğretti.» (Rahmân Sûresi, âyet: 2)

«İnsanı yarattı.» (Rahmân Sûresi, âyet: 3)

«Ona açıklamayı öğretti.» (Rahmân Sûresi, âyet: 4)

«Güneş ve Ay, bir hesaba göre (hareket etmekte)dir.» (Rahmân Sûresi, âyet: 5)



«Bitkiler ve ağaçlar secde ederler.» (Rahmân Sûresi, âyet: 6)

«Göğü Allah yükseltti ve mizanı (dengeyi) O koydu.» (Rahmân Sûresi, âyet: 7)

«(O, ) iki doğunun ve iki batının Rabbidir.» (Rahmân Sûresi, âyet: 17)

«İki denizi birbirine kavuşmak üzere salıvermiştir. Aralarında bir engel vardır, birbirine geçip karışmazlar.» (Rahmân Sûresi, âyet: 19-20)

«İkisinden de inci ve mercan çıkar.» (Rahmân Sûresi, âyet: 22)

«Denizde yüce dağlar gibi yükselen gemiler de O'nundur.» (Rahmân Sûresi, âyet: 24)

«Öyleyken Rabbinizin nimetlerinden hangisini yalanlayabilirsiniz?» (Rahmân Sûresi, âyet: 25)

«Büyüklük ve ikram sahibi Rabbinin adı yücelerden yücedir.» (Rahmân Sûresi, âyet: 78)

Bu âyetler, sadece birkaç örnektir. Cenâb-ı Hakk'ın biz kullarına lütfedip gönderdiği yaşayan ve hiçbir şekilde tahrif olmamış gerçek mûcize kitâbımız Kurân-ı Kerîm'i daha iyi anlayabilmek ve bize neler söylediğini anlayabilmek adına, illâ ki dilimizde de okumalıyız ve bilmeliyiz ki, yolumuzu şaşırmayalım...

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Kurân-ı Kerîm'de Bilimsel İşaretler
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Kurân'ı Nasıl Okumalı?
» Kuran'da Haramlar
» Kurân'ın Sırları
» "Tevafuklu Kurân"
» Kuran'daki Şifre

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Bilgi Köşesi :: İslamiyet :: Kurân-ı Kerîm'in Sırları-
Buraya geçin: