Büyük Taarruz
Daglarda tek tek
atesler yaniyordu.
Ve yildizlar öyle isiltili öyle ferahtilar ki
sayak kalpakli adam
nasil ve ne zaman gelecegini bilmeden
güzel, rahat günlere inaniyordu
ve gülen biyiklariyla duruyordu ki mavzerinin yaninda,
birden bire bes adim saginda onu gördü.
Pasalar onun arkasindaydilar.
O, saati sordu.
Pasalar `üç' dediler.
Sarisin bir kurda benziyordu.
Ve mavi gözleri çakmak çakmakti.
Yürüdü uçurumun kenarina kadar,
egildi durdu.
Biraksalar
ince uzun bacaklari üstünde yaylanarak
ve karanlikta akan bir yildiz gibi kayarak
Kocatepe'den Afyon Ovasi'na atlayacakti.
Nazim Hikmet