Yasanmamis Sonbahar
Bitti bir rüyâ gibi Lâleli’de sonbahar;
Gitti o ince hâyal, savrulup yagarken kar..
Gitti... Meçhul bir ufka efsunlu bir giz gibi,
Gitti. Samanyoluna akan bir ysildiz gibi...
Isil isil aglarken göklerde nebülözler,
Bu hicran acisiyla zehir tükürdü gözler...
Bir kan yolunda atlar çildirasiya kostu,
Bir kalbe gök taslari ugultularla düstü...
Kubbeler siradaglar, güller ülkesinde kal,
Derken Süleymaniye, Ayasofya, TaçMahal
Kahkahalar duyuldu Roma’nin damlarinda,
Korkular tas kesildi Vezüv aksamlarinda.
Alevli kapilardan süzüldü, akti gitti,
Kan fiskiran daglarin ufuklarinda yitti...
Soldu iri lâleler bu hicran yarasiyla,
Eski ledünni sarkin en son hatirasiyla...
Hicran senin hüsnüne hiç yakismadi güzel,
Gel. ilkbahar gününde ilk lâle açarken gel!
Aydinlansin gönüller askin samdanlarinda,
Çiçek açsin sevdalar Bogaz aksamlarinda.
Orhan Seyfi Sirin