Dalda

Dalda


Buradayim:
uyurum belki bir gün.

Belki bitiririm bir gün
delik desik kozami
dökülüp gitmeden bütün dut yapraklari
bir gün
bir güç bulur içimde
son bir gayretle
son salgilarimi gezdirir
deliklerimde tirtilim
tikar gediklerimi.

O zaman
büzülür, dalarim o uykuya --
eski beni yokedecek
yeni beni varedecek:
Bombos, dopdolu
seslerden, esintilerden uzak
içinde gittigim
olustugum.

O uyku:
Bembeyaz.
Benden önce de uyunmus
benden sonra da uyunacak.
Simsiyah.
Korkulacak, özlenecek --
eskileri geride biraktiracak
yenileri geri getirecek
o uyku.

O uyku:
Verimsiz, çiçek dolu.
Grilerden, renklerden uzak
içinde yittigim
olustugum -- oldugum
o uyku.

Uyanisi var mi, olacak mi
belli olmayan:
Belki çürüyüp kuruyup içinde
yitecegim
belki de kanat takip içinden
çikacagim
o uyku.

Herseyi, herkesi geride birakabilecegim --
yalnizca yeni ben, onun yeni gökyüzü
yeni kanatlari, rengarenk
genis, gergin.

Neleri, kimleri birakip ilerledigim --
neleri, kimleri animsadigim, özledigim
belli olmayan:
hiç olmadigim, hiç olmayan
o uyku.

Hiç olmadi, belki hiç olmayacak
o renkli güçlü kanatlar
o hafif esintili uçus
o aldirmaz bakis --
olmadi hiç:
olmayacak.

Zaten
tirtilim da kozam da
olmadi benim hiç --
kelebegim, hiç:

Ben zaten
hiç olmadim.

Hep vardim oysa ki.

O uyku:
yokolmam ile varolmam arasindaki
köprü,
beni en bastan yaratacak
dürtü --
hiç olmadi.

Hep vardim oysa ki:
Hep arayarak
dingin seslerden çikip gelecek
bir tiniyi:
Beni varedecek
kanat olacak
açilacak, yayilacak
acili olacak
sevinçli
bir tini.

Hep olan
hep olacak.

O tini:
Uykum boyu beni olusturacak
sonra birakacak varolmayi bana
uyandiktan sonra:

Yoktu
olmayacak.

Uyuyamadigim
uyanamadigim
o uyku:
olmadi
yoktu
olmayacak.

Oruç Aruoba